Pamukkale Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Şevket Civelek, Öğrencilerin Matematikteki Başarısızlığının Öğretmenin Dersi Sevdirememesinden Kaynaklandığını Ortaya Çıkardı.
Pamukkale Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü öğretim üyesi Yard. Doç. Dr. Şevket Civelek, öğrencilerin matematikteki başarısızlığının öğretmenin dersi sevdirememesinden kaynaklandığını ortaya çıkardı.
Bu konuda altı yıl süren bir araştırma yapan Yrd. Doç. Dr. Civelek, başarısızlığın bir diğer nedeninin de matematiğin günlük hayatta kullanılmayarak sadece ders olarak görülmesi olduğunu söyledi.
Yrd. Doç. Dr. Şevket Civelek, her ilde 250 öğrenci olmak üzere 70 ilde normal lise, meslek lisesi, Anadolu lisesi, fen lisesi ve özel lise öğrencilerinden oluşan 17 bin 500 öğrenciyle anket yaptı. Çalışmada her ildeki eğitim kurumlarında görev yapan 2 bin 800 matematik öğretmeni de yer aldı. Yrd. Doç. Dr. Civelek, araştırmanın her yıl ÖSS sınavlarında yaklaşık 5- 10 bin öğrencinin, matematik puanının sıfır ve altında olmasından dolayı, bu derste öğrencilerin başarısız olmasının sebeplerini bulmak amacıyla yapıldığını söyledi.
Öğrencilere matematik öğretimi hakkında çeşitli sorular sorularak değerlendirme yapıldığını söyleyen Civelek, “Oldukça düşündürücü sonuçlar elde ettik. 15- 16 yıl süren bu zaman diliminde, matematiksel düşünme yeteneğinin gelişmediğini tespit ettik“ dedi. İlköğretimden itibaren öğrencilerin ezberleyen ve bilgiyi kullanamayan, bilgi depoları haline getirilerek yorum yapamayan, matematiksel ve mantıksal düşünmeyi beceremeyen insanlar olarak yetiştirildiğini dile getiren Yrd. Doç. Dr. Şevket Civelek, bunun sonucunda ilerleyen dönemlerde matematik korkusunun bireyleri sardığını ve karşılaşılan başarısızlıklar karşısında da öğrencilerin kendilerine olan güvenleri kaybettiğini anlattı.
Matematik korkusunun okul ödevlerini yapmamakta kullanılan bir taktik olmadığını belirten Yrd. Doç. Dr. Şevket Civelek, bu korkunun öğrencinin matematikle uğraşmamak uğruna ortaya koyduğu, psikolojik bir tepki olduğunu vurguladı.
Araştırmada matematiğin öğrenilmemesi ve korkulan bir ders olmasına öğrencilerin yüzde 16`sı öğretmen- öğrenci diyalogunun yetersizliğini, yüzde 16`sı öğrencilerin matematikten nefret etmesini, yüzde 16`sı not korkusunu, yüzde 13`ü müfredatın uzun ve sıkıcı olmasını, yüzde 13`ü matematiği gereksiz görmesini, yüzde 11`i matematiği temel felsefesinin verilememesini, öğretmenin dersi sevdirememesini, yüzde 6`sı ise aileden yardım görememesini neden olarak gösterdi.
Öğrencilerin yüzde 56`sı matematiğin günlük hayatta nasıl kullanılacağı konusunda öğretmenin yol göstermediğini, yüzde 23`ü öğretmenin matematiği anlatırken kullandığı dili anlaşılmaz bulduğunu, yüzde 37`si ise matematiği öğrenirken sıkıldığını belirtti.
Sonuçlarını değerlendiren Yrd. Doç. Dr. Civelek, beş farklı lise türünde öğrencilerin matematik öğretiminde istenilen hedeflere ulaşılamadığını, bunun nedeni matematiğin temel mantık ve felsefesinin verilemeyip öğrencinin matematikten uzaklaştırılması sonucunu ortaya çıkardığını söyledi.
Matematik korkusunun, kolay çözümleri bulunamayan ciddi bir problem olduğunu açıklayan Yrd. Doç. Dr. Şevket Civelek, “İlköğretimin ilk yıllarında matematik eğitiminin önemi ağırlık kazanmaktadır. Bu konuda birinci derecede sorumluluk ve görev yine eğitim planlayıcılarına ve eğitimcilere düşmektedir“ dedi.
(Ramazan ÇETİN/İÖ/MK/GİR)
Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel